Cumhuriyet;
Başta kadınların eğitim görmesi anlayışıyla, halkın ileri ülkeler seviyesine hızla ulaşması için bir aydınlanma ve eğitim devrimi yaptı. Köylere okullar yaptı ve öğretmen götürdü.
Günümüzde araplar; araba kullansın mı, izin almadan dışarı yalnız çıkabilsin mi, oy kullansın mı diye tartışırken…
ATATÜRK Türkiyesi 1920-1930’larda kadın erkek ile anayasa önünde eşitlendi. Bu çok büyük bir devrimdir. Dünyada birçok ülkeden önce seçme ve seçilme hakkı kazandı…
5 Aralık 1934 tarihinde “Kadınlara Seçme ve Seçilme Hakkı” veren yasa kabul edildi…
1944 yılında Fransa’da,
1945 yılında İtalya’da,
1960 yılında Belçika’da,
1974 yılında İsviçre’de,
bizden yıllar sonra kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmiştir.
Kadın pilot oldu, muhtar oldu, milletvekili oldu…
1000 kadından 7 tanesi okuma yazma bilirken…
Bu oran kısa zamanda; 100 kadında 15 kadın gibi bir dünya rekoruna ulaştı…
Bu cumhuriyetin nimetlerinden yararlanıp, demokrasiyi basamak kullanıp düşmanlık besleyenleri hele kadınları anlayamıyorum…
Cumhuriyet;
Eşitlikçi ve halkçı anlayışıyla, halkın kanını emen aşiret ve ağalık düzenine, tarikat, cemaat yapılanmasına, feodal bir anlayışla yurttaşların sömürülmesini engellemiştir… İnsanların dini duygularının sömürülmesine karşı çıkmış, hızlıca uygar değerleri savunan çağdaş bir devleti öncelemiştir…
Cumhuriyet;
Kadınlarımıza neredeyse tüm dünyadan önce insanlık onuruna yakışır haklar sunmuştur. Etrafında örnek bağımsız, üniter, laik sosyal bir hukuk devleti kurulmuştur…
Bu bazıları tarafından çok heves edilen etrafımızdaki özellikle arap ülkeleri ve diğer halklar ilk kargaşada soluğu Türkiye’de almışlardır…
Cumhuriyet ve laiklik dine değil, yobazlığa karşı çıkmıştır…
Din adamına değil; Allah ile korkutup, din ile aldatan sahte dincilere karşıdır…
“Bir toplum cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur. Bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurun sonucudur.”
ATATÜRK… Ocak 1923, İzmir konuşması
* * *
ATATÜRK;
Kuran’ın anlaşılabilmesi için cahil bırakılmış bu millete çok kısa zamanda okuma yazma öğretmiş…
Ve Kur’an-ı Kerim’i Elmalılı Hamdi’ye Türkçe’ye tefsir ettirmiştir.
Bu cumhuriyette herkes dini inançlarını, bayramları özgürce kutlamıştır…
Camiler tamir ettirilip, ezanın hep okunması sağlanmıştır…
Ne gariptir ki; bütün dünyadaki dini kitaplar anlaşılması için o ülkenin diline çevrilmişken, Kur’an-ı Kerim’in Türkçe’ye çevrilmesinden rahatsız olmayı anlamak mümkün değildir…
KURAN İLK “OKU” DİYE BAŞLAR…
İNCİL İLK “SEV” DİYE BAŞLAR…
TEVRAT İLK “YAŞAT” DİYE BAŞLAR…
Ama maalesef;
– Müslümanlar okumadı.
– Hristiyanlar kendilerinden başka kimseyi sevmedi.
– Yahudiler kendilerinden başka kimseyi yaşatmadı,
BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ!!!
İNSAN HAKLARI İHLALLERİ DÜNYA 1.Sİ
TUTUKLU GAZETECİ SAYISI DÜNYA 1.Sİ
KADIN CİNAYETLERİ DÜNYA 1.Sİ
ÇOCUK İŞÇİ, TACİZ VE TECAVÜZLER DÜNYA 2.Sİ
GELİR DAĞILIMI ADALETSİZLİĞİ DÜNYA 3.SÜ
YOLSUZLUKLAR,
İŞÇİ ÖLÜMLERİ,
ÇOCUK GELİNLER DÜNYA 3.SÜ
12 EYLÜL İHTİLALİNDE 31 GAZETECİ CEZAEVİNE GİRDİ.
2001 YILINDA TOPLAMDA 58.000 TUTUKLU VARDI…
BUGÜN HÜKÜMLÜ TUTUKLU SAYISI SON 6 AYDA 60.000 CİVARINDA…
TOPLAMDA DA 350.000 KİŞİ CEZAEVLERİNDE…
23 GAZETECİ TUTUKLU…
YİNE 23 MİLYAR BÜTÇE AYRILIP 11 CEZAEVİ DAHA YAPILIYOR…
