Bu zamanda fikir üretmek, fikri zikretmek, düşünmek o kadar kolay olmuyor. Çünkü toplum o kadar banağılaşmış, monotonlaşmış ki fikir üretmek yerine, onu çalmak hatta yok saymak daha kolay geliyor. Çünkü, dönemimiz bizi fikir üretmekten daha çok, eğlenmeye alıştırdı. Fikir yerine eğlence daha çok itibar görüyor, çünkü bize “amaaan boş veeer, bi daha mı geleceğiz dünyaya”yı öğrettiler son zamanda, yani boş vermeyi.
Tamam boş verelim! Eee ya sonra! Çocuklarımıza nasıl bir dünya vereceğiz, ya da geleceğimizi buna göre mi planlayacağız?
Her boş verişimizde, daha da azgınlaşıyor bu boş verler. Onun için arkadaşlar boş vermeyin yoksa bizler de boş oluruz.
Fikir üretemez bir toplum yaratmak istiyorlar… Ne bekliyoruz ki, daha küçük yaşlarda çocuklarımızla ilgilenmektense, sussun diye eline telefonu veren bir nesil olduk. Kütüphane yerine kafelerde gezen bir gençlik, bile bile cehalete götüren bir sistem. Üretmeyen ama tüketimin dibine vuran bir gençlik.
Evet daha çok bilgiye ulaşıyorlar belki şu an internetten ama kolay ulaşılan her şeyin değersiz olduğu gibi, bu bilgi de değersiz oluyor çünkü akılda kalmıyor. Yani ezber… ezbere konuşuyor, ezbere hareket ediyor ve tabii ki de zor olanı, güzel olanı anlayamıyorlar.
Bizler acilen bundan vazgeçip, fikir üreten, bilinçli, yeni nesillere ihtiyacımız olduğu gerçeğini kavramalıyız. Geleceğimiz gençlerimizdir.
Gençler, cesaretimizi takviye ve idame eden sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık ve medeniyetin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli timsali olacaksınız. Yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz.
Mustafa Kemal Atatürk