TFF 3. Lig 4. Grup’ta yer alan Nazilli Spor A.Ş., 15. hafta mücadelesinde konuk ettiği Uşakspor A.Ş.’ye 2-0 mağlup oldu. Bu maç aynı zamanda; Kulüp As Başkanı İsmail Poyraz’ın ligden çekileceklerini açıklaması ile kulübün son maçı oldu.
Maçın ardından yaptığı açıklamada Poyraz, bu kararın kolay alınmadığını vurgulayarak, yıllardır süren maddi ve manevi zorlukların artık sürdürülemez bir noktaya geldiğini ifade etti.
Konu hakkında Gazete NAZİLLİ’ye açıklamalarda bulunan Nazilli Spor A.Ş. eski Başkanvekili Hüseyin Güleryüz de, dünden bugüne kulübe eli değen değmeyen kim varsa herkesi adeta bombaladı: “Siyasetin vaat malzemesi, şehrin üvey evladı Nazillispor’u; 58 yıllık çınarı katlettiniz. Bugün aktarlar kına dağıtsın.”
İşte Güleryüz’ün o açıklamaları…

ADI NAZİLLİ, RUHU DARMADAĞIN!
Bugün Nazilli için sıradan bir gün değil. Bugün 58 yıllık bir çınarın, Nazilli Belediyespor’un “the end” (son) yazısıyla tarihin tozlu raflarına kaldırılışına şahitlik ediyoruz. Ama kimse masum rolü oynamasın. Bu kulüp sadece borçtan değil, sahipsizlikten ve riyakarlıktan öldü.
Siyasetin vaat malzemesi, şehrin üvey evladı gibiydi. Adı Nazilli olsa da ruhu darmadağın edildi.
Şeffaflık yerini dedikoduya, gerçekler yerini kapalı kapılar ardındaki pazarlıklara bıraktı. Kulüp şirketleşti ama ne hikmetse profesyonelleşmek yerine daha da dibe battı.
KULÜBÜ BİR BARDAK SUYA MUHTAÇ ETTİLER!
Poyraz Batur’un ve yönetimdeki diğer arkadaşların o can yakan feryatları ne çabuk unuttuldu: “Sporculara her gün 3 öğün yemek vermek zorundayız ama veremiyoruz, sıcak suyumuz yok, yatak yok, borç harç maçlara çıkıyoruz.”
“Sporcuların içme suyu için dilenci durumuna düştük” çığlıklarını hiç mi duymadınız?.. Bu şehirde birileri(!), klavye başında aslan kesilenler, “Nazilli sevdalısıyım” diye mangalda kül bırakmayanlar, soruyorum size… Kaçınız kulüp binasının tozlu yolunu tuttunuz? Kaçınız bir koli su alıp antrenmana gittiniz?
Beş esnafın bir araya gelip omuz veremediği bu şehirde, şimdi herkes bir suçlu arıyor. Hiç uzağa bakmayın, aynaya bakın.

ALICIK, ÖZCAN, TETİK… BU GÜNAH ÇUVALININ EN AĞIR YÜKÜ SİZİN ESERİNİZ!
Kürşat Engin Özcan dönemiyle başlayan o sonun başlangıcı, bugün tam bir yıkımla sonuçlandı. Belediye başkanları kulübü bir spor camiası gibi değil, seçim dönemi vitrini olarak gördü. Ertuğrul Tetik de bu sürecin vebalinden azade değildir. Yönetim koltuğunda oturanlar, “imkan yok” diyerek kenara çekilenler, bu günah çuvalının en ağır yükünü taşıyorlar. Nazilli Spor Haluk Alıcık’ın da evladıydı! “Evladım” dediğiniz takımı, bir bardak suya muhtaç halde sokağa terk ettiniz. Kulüp tesislerinden adeta yaka paça dışarı attınız. Taraftarı böldünüz, camiayı birbirine düşürdünüz ve sonunda koca bir tarihin fişini çektiniz, şikeci dediniz, kulaktan dolma söylemlerle dedikodu ürettiniz!..
HER KAPIDAN ELİMİZ BOŞ ÇIKTIK!
Bugün Nazilli’nin aktarları, bu kulübün yıkılışını sadece izleyen, elini taşın altına koymayan herkese “kına” dağıtsın. Nazilli Spor havlu atmadı; Nazilli halkı ve dünden bugüne hem belediye yönetimi hem yöneticiler havlu attırdı!.. Buna Nazilli’nin Vekili Süleyman Bülbül, Nazilli’nin abisi Mustafa Savaş başta olmak üzere tüm partilerin siyasetçileri dahildir. Bizzat kendim Nazilli Spor yönetimi olarak, iktidar partisinin hem il başkanını hem de ilçe başkanını ziyaret ettik, çalmadığımız kapı kalmadı. Ancak her kapıdan elimiz boş çıktık.
BU ÇINARI SİZ KURUTTUNUZ!
Bugün bu takım sadece ligdeki yerini kaybetmedi. Nazilli, kimliğini kaybetti. Düşünsenize; otobüsümüz maça giderken arıza yapıyor ve maça çıkmamız için Uşak Spor yönetimi kendi otobüslerini gönderip bizimkilerini aldırıyor. Futbolcumuz maç sırasında sakatlandı, kendi sağlıkçımız olmadığı için Uşak Spor’un sağlıkçıları futbolcularımızın yardımına koştu!..
Şimdi başka takımların peşinden koşun, başka renklerle teselli bulun ama şunu unutmayın: “Bu çınarı siz kuruttunuz.” Nazilli Spor öldü. Acımız büyük. Katili mi? “Hepimiz!”




