Saadet Partisi Nazilli Belediye Başkan Adayı Murat Melezoğlu, ‘belediyeciliğin sadece yol, altyapı, imar değil aynı zamanda insana dokunmak olduğunun’ bilinciyle 31 Mart Mahalli İdareler Seçimi çalışmalarına kesintisiz devam ediyor.
Adaylığının açıklandığı günden bugüne Nazilli’nin en ücra köşesine dahi ulaşmak ve hemşehrilerinin gönüllerine girebilmek adına vargücüyle çalışan Melezoğlu’nun, esnaf ve vatandaş ziyaretleri sürüyor.
Melezoğlu, İlçe Yönetim Kurulu Üyeleri ve Belediye Meclis Üyelerinin de katıldığı hafta sonu ziyaretlerinde; Yeşilyurt, Kurtuluş ve Aydoğdu Mahallelerinde Nazillili hemşehrileriyle bir araya geldi.
YEŞİLYURT’A SOSYAL KONUT
Ekip arkadaşlarıyla birlikte haftasonundaki ilk mahalle ziyaretini Yeşilyurt’a gerçekleştiren Melezoğlu, herkesle tek tek tokalaşarak hasbihal etti, “Başka bir Nazilli mümkün” diyerek projelerinden örnekler verdi. Özellikle Sosyal Konut projesinin üzerinde duran Melezoğlu, Yeşilyurt’ta kooperatif usulü ile hayat bulacak projede ödemelerin asgari ücretin yarısını geçmeyeceğinin altını çizdi.
Projeleri ve vizyonuyla vatandaşlardan alkış alan Melezoğlu, “Belediye nasıl yönetilir, herkese göstereceğiz ve bu konuda da iddialıyız.” dedi.
Sonraki durakları olan Kurtuluş ve Aydoğdu Mahallelerinde de vatandaşlarla biraraya gelen Melezoğlu, seçim çalışmalarından bahsederek projelerinden örnekler verdi.
Ulaştığı her noktada hemşehrilerinden büyük bir ilgi ve takdir gören Melezoğlu, söylemlerinin doğruluğunu vatandaşların tasdik ettiğini ve halkın teveccühleriyle inşallah 1 Nisan’dan sonra ‘Milli Görüş’ belediyeciliği farkıyla herkesin hayatına dokunacaklarını söyledi.
KEŞKE DEMEYECEĞİMİZ BİR DÖNEMİ BİRLİKTE İNŞA EDELİM!
Ziyaretler sonrası, çalışmaları hakkında görüşlerini aldığımız Melezoğlu, yanlış giden bir şeylerin olduğunu düşündüğü ve bunlardan sorumluluk duyduğu için bu göreve talip olduğunu ifade etti. “Elli tane keşke, elli kuruş etmiyor. Gelin keşke demeyeceğimiz bir dönemi birlikte inşa edelim.” diyen Belediye Başkan Adayı Melezoğlu şunları söyledi: “On bin lirayla geçinmeye çalışan emeklinin sıkıntısından, ev alamayan ya da ev bulamayan insanların barınma sorununa, sokaktaki canlardan trafikte çile çeken insanımıza kadar… tüm bunlar derttir. Bizler bu dertlerin meftunuyuz. Kim neyin derdiyle yanıp tutuşursa pusulası odur. Kiminin evdir, kiminin araba, kiminin kişisel menfaatleri, kimininse kuru inat ve hırsla kazanan tarafta olma hevesidir. Bizlerin derdi ise; kimse aç açıkta kalmasın diye çaba içerisinde olmaktır, hatta dünyayı değiştirmektir. Mazlumların derdine derman olmak, insanımıza dokunabilmektir. Nazillimizi, insanımızı, gençliğimizi bir bütün olarak madden ve manen kalkındırma çabası içinde olmaktır.
Sonuç olarak bizler inanan insanlarız ve hepimiz ölecek yaştayız. Ne zaman öleceğimizi bilmiyorsak; dosdoğru, düzgün, helali ve haramı bilen, hakkı ve haksızlığı bilen, kötülükten ve yanlıştan, savurganlıktan, israftan, zorbalıktan şeytandan kaçar gibi kaçmaktır. Doğruyu, canımızı yaksa da sonuna kadar sahiplenip yerine getirmektir. Bizi kurtaracak olan budur. Siz de bu sorumluluk duygularını taşıyorsanız desteklerinizi bekliyorum. Allah’a emanet olun.”
