Başkan Tetik, Nazillili gazetecileri yalnız bırakmadı!

24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı dolayısıyla, Nazilli Gazeteciler Cemiyeti'nde basın mensuplarına yönelik düzenlenen kahvaltının sürpriz bir konuğu vardı.

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Nazilli basınının temsilcileri, sabah ki törenin ardından Nazilli Gazeteciler Cemiyeti (NGC)’nde düzenlenen kahvaltıda bir araya geldiler. Kahvaltının bir de sürpriz konuğu vardı; Nazilli Belediye Başkanı Dr. Ertuğrul Tetik…

Basında sansürün kaldırılışının kutlandığı 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı dolayısıyla gazetecilerin gününü kutlayan Başkan Tetik, “Sansürün kaldırıldığı gün olan bugün, sizler için dayanışma günü olduğunu biliyorum. Dolayısıyla bu dayanışmada sizin yanınızda yer almak istedim. Basına çok değer veriyorum. Böyle bir günde yanınızda olmaktan gururluyum ve yanınızda bulunduğum için sizlere de teşekkür ediyor, tüm basın mensuplarının basın bayramını kutluyorum.” ifadelerini kullandı.

HER ÇARŞAMBA YÜZLERCE VATANDAŞLA BULUŞUYORUZ! 

Gündeme dair değerlendirmelerde bulunan ve ardından da basın mensuplarının sorularını yanıtlayan başkan Tetik, geçtiğimiz günlerde şoförü ile bir vatandaşın yaşadığı olaya da açıklık getirdi. Dinlenmek için eve girdiği sırada vatandaşın, koruması ve özel kalem müdürü tarafından yapılan uyarılara aldırış etmeden özel mülküne girmeye çalıştığını söyleyen Tetik, “Vatandaş beni arayıp çıkmamı istedi. Çıksam ne olacak? Belki kötü niyetli değil ama korumam da önlemini almak zorunda. Orada bir arbede yaşanmış. Bu vatandaş daha önceden de belediyeye gelmiş ve randevusu olmamasına rağmen görüşmek istediğini söyleyip oradaki görevli arkadaşlara sıkıntı yaşatmış. Her hafta çarşamba günleri halk günü düzenliyor ve yüzlerce vatandaş ile bir araya gelerek onların sorunlarını, sıkıntılarını dinliyorum. Ben insanlarla oturup görüşmekten, onların sorunlarını çözmekten mutluluk duyan biriyim.” dedi.

SANSÜR, HER DÖNEM GÜNDEME GELİYOR! 

Bu önemli günde kendilerini yalnız bırakmadıkları için Başkan Tetik ve Basın-Yayın Müdürü Bahar Uludağ’a teşekkürlerini sunan NGC Başkanı Ümit Özmen, katılım gösteren tüm basın mensuplarına da ayrı ayrı teşekkürlerini sundu. 

Günün anlam ve önemine binaen bir konuşma yapan Başkan Özmen, Türk basınında sansürün, gazetecilerin 24 Temmuz 1908 tarihinde gerçekleştirdiği onurlu direniş sonucu kalktığını, ancak ardından yapılan yasal düzenleme ve baskılarla hemen hemen her dönem yeniden gündeme geldiğini ifade etti. Başkan Özmen şunları söyledi…

24 TEMMUZLAR, BİZİM İÇİN BAYRAM DEĞİL! 

“Sansür, demokrasinin gelişimini engelleyen, halkın haber alma özgürlüğünü kısıtlayan çok önemli bir sorundur. Günümüzde yaşanan uygulamalara bakıldığında, sansürün kalkmadığını, etkisini arttırarak devam ettirdiğini görmekteyiz. Sansür günümüzde gerçeği çarpıtma, gizleme veya çeşitli tehdit ve yaptırımlarla devam etmektedir.

Türk Ceza Kanunu’nda ve Terörle Mücadele Yasası’nda yer alan ve darbe dönemlerinden bu yana değişmeyen basın özgürlüğünü kısıtlayıcı maddeler, mutlaka ele alınmalı ve yeniden düzenlenmelidir. 

Algı ve manipülasyon operasyonu yürütenleri bir kenara alırsak, halkın gerçekleri öğrenme ve bilgi edinme hakkının aracı olan basın özgürlüğünün önündeki engeller kalkmadıkça, 24 Temmuzlar bizler için bayram olmayacaktır. Bu nedenle bu yıl da 24 Temmuz’u Basın Bayramı olarak değil, dayanışma günü olarak görüyor, bu anlamda kutluyoruz.”

TASARRUF PAKETİ, BASININ ADETA İDAM FERMANI! 

“Sansürün yanı sıra, son dönemde yaşanan ekonomik sorunlar ve tasarruf tedbirleri gibi uygulamalar basın kuruluşlarını kapanmanın eşiğine getirmiştir. 

Pandemiden bu yana ekonomik darboğaz içindeki yerel basınımız, 13 Mayıs 2024 tarihinde Hazine ve Maliye Bakanlığınca açıklanan “Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi” kapsamında uygulamaya konulan kısıtlamalarla tamamen yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır.

Bilindiği gibi yerel basının tek geliri, abone satışları, reklamlar ve Basın İlan Kurumu aracılığıyla alınan resmi ilanlardır. Ancak “Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi” kapsamında getirilen kısıtlamalarla yerel basının bu gelirlerinde önemli oranlarda azalma yaşanacaktır. 

Örneğin; Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi’nde yer alan “Basın ve yayın organlarına ilan ve reklam verilmeyecek, kamu kurum ve kuruluşlarınca hiçbir şekilde günlük gazete alımı yapılmayacak, görev alanı ile ilgili olmayan yayınlara abone olunmayacak” düzenlemeleri yerel basının adeta can suyunu kesecek uygulamalardır. Her ne kadar kurum tanıtım çalışmaları yapılabilir dense de bazı kurum ve kuruluşlar bu maddeyi görmezden gelmekte veya kendilerine bir bahane unsuru olarak görmektedir. 

Ekonomik sorunlara göz attığımızda; gazete maliyetlerini oluşturan kâğıt, kalıp ve mürekkep başta olmak üzere tüm malzemelerin döviz cinsinden fiyatları artmış, medya kuruluşlarının girdileri dolar bazında yüzde 50’ye varan oranlarda yükselmiş, genel giderlerdeki ve asgari ücretteki artışın da etkisiyle yüzlerce yerel medya kuruluşu kapanma noktasına gelmiştir. Bu ortamda uygulamaya konan Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi, adeta yerel basının idam fermanıdır. 

Demokrasilerin gelişimine katkıda bulunan ve halkın özgür haber alma hakkı doğrultusunda kamusal görev üstlenen yerel basının yaşatılması için; Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi’ndeki olumsuz uygulamaların iptal edilmesini bekliyoruz.

YEREL BASIN MUTLAKA DESTEKLENMELİ! 

Bu ortamda yerel basının ayakta kalabilmesi; yerel demokrasilerin gelişmesi ve halkın haber alma özgürlüğünün sağlanması için yaşamsal önem taşımaktadır.

Yerel basın, bir toplumun sesi olarak işlev görür. Yerel gazeteler ve haber siteleri, yerel sorunları ve başarıları gündeme taşıyarak, toplumun farklı kesimlerinin seslerini duyurur. Bu sayede, yerel halkın yaşadığı günlük sorunlar, çözüm önerileri ve toplumsal gelişmeler hakkında bilgi sahibi olmaları sağlanır.

Örneğin, yerel yönetimlerin aldığı kararlar, yerel ekonomik gelişmeler, kültürel etkinlikler gibi konular yerel basın aracılığıyla topluma ulaştırılır.

Basın İlan Kurumu aracılığı ile alınan ilan ve reklamlar basın kuruluşlarının ayakta kalmasına yetmemekte, birçok yerel basın kuruluşu küçülme yoluna gitmek zorunda kalmaktadır. 

Bu ekonomik çıkmazdan kurtulmanın yolu, başta belediyeler olmak üzere Ticaret Odaları ve Ticaret Borsaları ile Esnaf Odaları gibi kurumların yani yerel kuruluşların basına destek olmasından geçmektedir. Bir de kamu iktisadi işletmeleri olan Türk Hava Yolları, Vakıfbank, Halk Bankası ile Ziraat Bankası gibi kurumların da sadece ulusal ve uluslararası medyada değil yerel medyada da Basın İlan Kurumu aracılığıyla reklamsal döngüye girmeleri gerekmektedir. 

Yerel basın, özellikle yerel yönetimler tarafından mutlaka desteklenmeli, tasarruf tedbirleri ve bunun gibi düzenlemelerin gölgesinde kalınmadan yerelin sesinin kısılmasına engel olunmalıdır. 

Nazilli Gazeteciler Cemiyeti olarak tüm belediye başkanları başta olmak üzere Ticaret ve Esnaf Odalarından beklentimiz; zor koşullarda kamu adına görev yapan yerel basın kuruluşlarına sahip çıkmaları, ekonomik anlamda desteklemeleridir.

Özetlemeye çalıştığımız tüm bu sorunlara karşın görevini fedakârca ve layıkıyla yapan meslektaşlarımın 24 Temmuz Basın Dayanışma Günü’nü kutluyor, esenlikler diliyorum.”

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Başkan Tetik, Nazillili gazetecileri yalnız bırakmadı!

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Edin